Paris 2024 Olimpiyatları’nda Türk Sporcuları Unutulmaz Anılarla Adlarını Yazdırdı

Paris 2024 Olimpiyatları, Türkiye’den ve dünyadan birçok sporcu tarafından unutulmaz anılara sahne oldu. Bu olimpiyatların en çok hafızalara kazınan ve fenomen haline gelen ismi ise şüphesiz ki Yusuf Dikeç oldu. 10 metre havalı tabanca karışık takım mücadelesinde ülkemizi temsil eden Dikeç, yardımcı teçhizatları kullanmadan bir eli cebinde atış yaparak gümüş madalya kazanmanın yanı sıra farklı tarzıyla da dikkatleri üzerine çekti. Dünya rekortmeni sırıkçı Armand Duplantis başta olmak üzere birçok olimpik sporcu, Dikeç’in hareketini akım haline getirdi ve sosyal medyada viral oldu.

Sırıkla atlamada çıtayı sürekli daha üst noktalara koyarak dikkatleri üzerine çeken 24 yaşındaki Ersu Şaşma, Armand Duplantis’in altın madalya aldığı finallerde 5. olarak başarılı bir performans sergiledi. Şaşma’nın verdiği ikonik pozu, Paris 2024’te en çok konuşulan karelerden biri haline geldi.

Olimpiyat kafilemizde yer alan en genç sporcu olan 16 yaşındaki Kuzey Tunçelli, yüzme branşında finale kalarak Türkiye adına tarihe geçti. Genç sporcu, 1.500 metre serbest stilde final yarışını tamamlayarak oyunları 5. sırada bitirdi ve gençler rekoru kırarak umut veren isimlerden biri oldu.

Paris 2024 Olimpiyatları’nda Türkiye, madalya sıralamasında 64. sırada yer aldı. Bazı spor dallarında beklenen performansı gösteremeyen Türk sporcular, atletizm, okçuluk, atıcılık ve yüzme gibi teknik gerektiren branşlarda umut verici sonuçlar elde etti.

Olimpiyatlar sırasında Eskrimde kılıç disiplininde mücadele eden Nisanur Erbil’den, Türk kadın kürekçi Elis Özbay’a kadar birçok ilk yaşandı. Bu isimlerin başarıları gelecek nesillere ilham kaynağı olurken, olimpiyatların ruhunu taşıdı.

Armand Duplantis, modern çağın yeni süper yıldızı olarak nitelendirilebilir. Sırıkla atlama dalında üst üste zaferler elde eden ve dünya rekorları kıran İsveçli atlet, finalde 6.25 metrelik başarısıyla kendisini bir kez daha kanıtladı. Duplantis’in hareketleri ve performansı, sporseverlerin gönlünde farklı bir yer edindi.

Amerikalı cimnastikçi Simone Biles, ruhsal sıkıntılar yaşadığı önceki olimpiyatlardan sonra Paris 2024’te 3 altın ve 1 gümüş madalya kazanarak geri dönüş yaptı. Biles’in performansı, sporun güzelliğini gözler önüne serdi ve onun varlığıyla spor daha da anlam kazandı.

Paris 2024 Olimpiyatları, bir önceki Tokyo 2020 Olimpiyatları’ndan yüzde 80 daha fazla izlendi. Ekran başında ortalama 40 milyon kişinin izlediği oyunları yerinde izlemek için Paris’e giden sporsever sayısı ise yaklaşık 15 milyon olarak açıklandı.

Olimpiyatlara hazırlık sürecinde sporcuların ruh sağlığının önemli bir konu olduğu unutulmamalı. ABD’nin olimpik cimnastik takımı, bu soruna Beacon adlı terapi köpeğiyle çözüm getirdi. Beacon, sporculara stres atmak için yardımcı olmak üzere özel olarak eğitildi.

Oyunlar boyunca olimpiyat köyünde kalan sporcuların en çok tükettiği besin muz oldu. Yaklaşık 3 milyon muzun tüketildiği oyunlarda, sporcuların kahve ihtiyacı da oldukça fazlaydı ve toplamda 40 ton kahve tüketildi.

Çinli sporcu Quan Hongchan, kadınlar 10 metre platform dalış finalinde tüm hakemlerden 10 puan alarak su sıçratmadan dalış yapma yeteneğiyle dikkatleri üzerine çekti. Henüz 17 yaşında olan Quan Hongchan, su sıçratmayan dalış tekniğiyle gelecekte de adından sıkça söz ettireceğe benziyor.