VakıfBank, sezona Şampiyonlar Kupası’nı kazanarak iyi bir başlangıç yaptığını belirten Gabi, “Başarılı bir sezon başlangıcıydı. Süper Kupa zaferiyle sezonu açtık. Süper kupalarda her zaman zorlu mücadeleler yaşanır çünkü yeni bir takım oluşturulur ve yeni oyuncular yer alır. Sezonun başındaki bu büyük maçlar, takımın mücadelesini ve ruhunu ortaya koymak için önemliydi. Ayrıca buraya katılan herkese VakıfBank’ın değerlerini ve gereksinimleri öğretmek açısından da önemliydi. Bu başarıyı elde ettik” şeklinde konuştu.
Kasım ayının sonlarında Fenerbahçe Opet’e Türkiye Ligi’nde ve Milano’ya Şampiyonlar Ligi’nde üst üste yenildikleri için mutlu olmadıklarını söyleyen Gabi, Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası’nın bu mağlubiyetleri unutmak için önemli olduğunu ifade etti. Gabi, “Maçları kaybetmek bizi memnun etmedi. Şimdi neyin yanlış gittiğini analiz ediyoruz. Önümüzde Kulüpler Dünya Şampiyonası var. Antrenmanlarda nelerin değiştiğini anlamak için sürekli konuşuyoruz. Herkes en iyi performansını göstermek için elinden geleni yapıyor. Yaptığımız hatalara odaklanıyoruz. Daha iyi olduğumuzu göstermek için bir fırsatımız var, o da Kulüpler Dünya Şampiyonası” dedi.
VakıfBank’ta beşinci sezonuna giren Gabi, bu sezonun geçmiş yıllara göre en zorlu sezon olduğunu vurgulayarak, “Her yılın farklı bir hikayesi var. Burada zaman zaman değişiklikler yaşadık. Kesinlikle bu yıl, bizim için en zor ve mücadelesi zor olan bir sezon. Ancak VakıfBank’ın tutumu ve anlayışı değişmez. Bu formayı taşımak için her şeyinizi vermeyi taahhüt edersiniz. Diğer takımlar da her yıl daha iyi hale geliyor. Türkiye Ligi de gelişiyor. İnişler ve çıkışlar gelişimin bir parçasıdır. Önemli olan, neden düştüğünüzü anlamaktır. Tekrar yükselmek için düşme nedeninizi çözmeniz gerekiyor. Bu inişler, beni ve takım arkadaşlarımı motive ediyor. Ne kadar zorlu rakiplerle karşılaşırsak, o kadar motive oluyoruz. Ben bu zorlu sezonlardan kendimi geliştirmek için mutluyum” şeklinde konuştu.
Takım kaptanlığı görevini en iyi şekilde yapmak için çaba sarf ettiğini söyleyen Gabi, “Giovanni beni kaptanlık görevine seçtiğinde çok mutlu oldum. Gözde ve Melis gibi önceki önemli kaptanlardan sonra kaptanlık yapmak benim için yeni bir meydan okumaydı. Bana güvenmeleri benim için çok mutluluk vericiydi. Aynı değerleri paylaştığınız arkadaşlarınıza örnek olmak ve onlara liderlik etmek benim için büyük bir mutluluk. Bir lider olarak, takım arkadaşlarınızdan yapmadığınız şeyleri bekleyemezsiniz. Onlardan istediğiniz şeyleri önce kendiniz yapmalısınız. Bu da beni zorlayan bir durumdu. Melis ve Giovanni’den çok şey öğrendim. Bunu yapmak, hem beni geliştirdi hem de beni zorladı. Sadece voleybolda değil, diğer sporlardaki kaptanları da takip ediyorum” dedi.
Voleybolda sıkı ve yoğun bir fikstür olduğunu ve bunun kendilerini zorladığını belirten Gabi, fiziksel ve mental hazırlıklarını şu şekilde açıkladı: “Bizim için zor bir fikstürümüz var. Hem kulüp hem de milli takımda çok fazla maça çıkıyoruz. Bu durum bizi hem mental hem de fiziksel olarak zorluyor. Antrenmanlar ve maçlar arasında yeterli dinlenme süresi çok olmuyor. Performansım kadar saha dışındaki yaşamıma da dikkat ediyorum. Vücuduma iyi bakıyorum. Günde en az 7-8 saat uyku almaya çalışıyorum. Beslenmeme özen gösteriyorum. Şeker tüketimine son dört yıldır veda ettim. Doğal beslenmeye dikkat ediyorum. Bunu yapmak dinlenmeme ve vücudumun yenilenmesine yardımcı oluyor. Sık sık meditasyon yapıyorum. Kendimle yüzleşmek için içsel bir yolculuğa çıkıyorum. Yoga yapıyorum. Bu küçük detaylar fark yaratan şeyler oluyor.”
Gabi Guimaraes, kariyerindeki en güzel anın Tokyo Olimpiyatları’nda kazandıkları gümüş madalya olduğunu söyledi. Milli takım formasını giydiği ilk günlerden itibaren olimpiyatlarda ülkesine madalya kazandırmayı hayal ettiğini belirten Gabi, madalyayı aldığında gökyüzüne bakarak ailesine teşekkür ettiğini ve o anın çok özel olduğunu ifade etti. Kariyerindeki en kötü an olarak spesifik bir şey belirtemediğini çünkü zor anların onu daha iyi yapmak için motive ettiğini söyledi. Kariyerinin dönüm noktası olarak VakıfBank’a transfer olduğu yılı gösteren Gabi, yeni bir şehir ve takımla tanıştığını ve birçok şeyin değiştiğini söyledi. En önemli hedefinin 2024 Paris Olimpiyatları’nda altın madalya kazanmak olduğunu belirtti.
