Ligdeki Güç Farkı Avrupa Mücadelesini Zorluyor
Süper Lig’in 16. haftasında yaşananlar, Hürriyet yazarları tarafından Futbol Konseyi’nde masaya yatırıldı. Galatasaray ve Fenerbahçe’nin rahat galibiyetleri, ligdeki rekabetin Avrupa arenasına yeterince yansıyıp yansımadığı sorusunu gündeme getirdi. Uğur Meleke, bu konuda dikkat çeken bir tespitte bulunarak, “Premier Lig’i büyük yapan şey, orta sınıfının rekabetçiliğidir” dedi ve son yıllarda Süper Lig’de orta sınıfın kaybolduğunu, bunun ligin kalitesini düşürdüğünü vurguladı. Fırat Aydınus ise bu rahat galibiyetlerin “yalancı bir konfor alanı” yarattığı görüşünde. Aydınus, “Orada 90 dakika aynı yoğunlukta kalmak zorundasınız. Bizde ise skora bağlı olmak üzere ikinci yarılar çoğu zaman ‘idare etme’ futboluna dönüyor” ifadelerini kullandı. Güntekin Onay, pahalı kadrolara rağmen ligdeki rekabet ortamının Avrupa’da yeterli mücadeleyi sağlamadığını belirterek, “75 puanda kalırsın ama Avrupa’da taş gibi rakiplere karşı mücadele edersin” diye konuştu. Mehmet Arslan ise Avrupa baskısının Galatasaray’ı olumsuz, Fenerbahçe’yi ise olumlu etkilediği yorumunu yaptı.
Zirve Mücadelesinde Fenerbahçe ve Galatasaray Önde Görülüyor
İkinci yarının şampiyonluk yarışına dair soruya uzmanların görüşleri genel olarak benzerlik gösterdi. Fırat Aydınus, “Oyun gücü ve sezonun dinamikleri ele alındığında, zirve yarışının ana ekseninde Galatasaray ve Fenerbahçe yer alıyor” dedi. Ancak puan tablosunda Trabzonspor’un da göz ardı edilemeyeceğini ekledi. Mehmet Arslan da favorilerin Galatasaray ve Fenerbahçe olduğunu, ancak Trabzonspor’un da şampiyonluğu belirleyebileceğini söyledi. Beşiktaş için ise “zirve Kaf Dağı’nın arkasında” yorumunu yapan Arslan, devre arası transferlerin tabloyu değiştirebileceğinin altını çizdi. Güntekin Onay, Trabzonspor ve Beşiktaş’ın kadro derinliği konusunda yetersiz olduğunu vurgularken, Uğur Meleke ise Trabzonspor’un yakaladığı momentumla yarışın içinde kalacağına inandığını belirtti.
Derbilerdeki Kırmızı Kartlar Oyun Dinamiğini Bozuyor
İlk yarıda oynanan 6 derbinin 4’ünde bir takımın ilk yarıda 10 kişi kalması, uzmanlar tarafından eleştirildi. Fırat Aydınus, bu durumun maçların hikayesini değiştiren ana faktör olduğunu belirterek, “Sahada 10 kişi kalan takım, kendi oyunundan vazgeçiyor. Skora değil, zamana oynamaya başlıyor” dedi. Uğur Meleke, bu kadar sık kırmızı kart görülmesini tuhaf bulduğunu ifade ederek, “Büyük oyuncu önce sahada kalır, sonra dener büyük şeyler yapmayı” mesajını verdi. Güntekin Onay, hakem ve VAR performansını eleştirerek, “Süper Lig öyle bir hale geldi ki, orta hakemlerin değil, kesinlikle yetersiz kalan VAR’dakilerin borusu ötüyor” yorumunu yaptı. Mehmet Arslan ise geri dönüşü başaran takımların lig sıralamasında üst sıralarda yer almasının tesadüf olmadığını, bunun kalite ve tecrübeyle ilgili olduğunu söyledi.
Trabzonspor-Beşiktaş: Seyir Zevki Yüksek Bir Mücadele
Haftanın en çok konuşulan karşılaşması olan Trabzonspor-Beşiktaş maçı, uzmanlardan tam not aldı. Mehmet Arslan, mücadeleyi “Premier Lig tadında müthiş bir maç” olarak nitelendirirken, Fatih Tekke’yi “Karadeniz’in ‘Brave Heart (Cesur Yürek)’ı” diye tanımladı. Uğur Meleke, sezon boyunca izlenen tutucu futboldan sonra bu maçın çok iyi geldiğini belirterek, her iki takıma da teşekkür etti. Fırat Aydınus, maçın seyir zevkine vurgu yapmakla birlikte, 102 dakika süren karşılaşmada topun sadece 52 dakika oyunda kalmasının dikkat çekici olduğunu kaydetti. Güntekin Onay ise Trabzonspor’un üçüncü golü daha erken bulması halinde maçı kazanabileceğini, Beşiktaş’ta ise yedek kulübesi yetersizliğinin Sergen Yalçın’ı zor durumda bıraktığını ifade etti.


